yalnız etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
yalnız etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

16 Haziran 2021 Çarşamba

Bu şarkı...

Bir günü bitirmenin şerefine,
Karanlıkta oturup baş başa içilecek bir kadeh şarap hatırına,
Kalbine sindire sindire dinle.
Etrafımızdaki mumların sarı ışığıyla,
Birbirimizi daha iyi görmek adına,
Büyüyecek göz bebeklerimizin karanlık şerefine defalarca dinle bu şarkıyı...
Karışırken kısık seslerimiz geceye,
Bile isteye saklayacağız mahremiyeti mum ışığında...
Sen ki bile isteye daha iyi duymak için yaklaşacaksın bana karış karış,
Sadece karışmak için ruhuma...
Sonra yavaşça gömeceksin kafanı boynuma,
Duyumsamak isteyeceksin kokumu çünkü
Sen bende tek olmak istersin, değil mi?
Senin olanı hissederek ruhunda katmerlemek...
Ve sen 'çocuk' hayatta kaybetmekten korkarken kaybetmek için çabalarsın.
Gidişi görmek sana acı verse de sorun olmaz.
Çünkü sen bir zamanlar yalnız kadının yalnız adamıydın.
Öyle değil mi?

#YazarHATUN

25 Mayıs 2021 Salı

Yalnız Gözlerimiz

Milyonlarca kez seviştik seninle,
Milyonlarca kere hem fikirdik her bakışımızda birbirimize,
Ve emindik baktığımız o gözlerden en derine indiğimize…

Her gece sarıldı bedenlerimiz birbirlerine,
Kalplerimiz aynı ritimden bir şarkı tutturdu kendilerince bize benzer…
Biz bilmesek de bildi ruhlar.

Bilmedi ötekimiz, her gece bedenini diğer yarısı ile paylaştığını…
İnlemeleri ruhlarımız duydu biz duymadık.
İsimlerimizi zikrettik birbirimize nefes nefese,
Yine birbirimizden habersiz yakarken ruhlarımız birbirlerini gün ağarırken.
Duymadı kulaklar dökülen hem şefkate hem şehvete bulanıp birbiri içinde çözülmüş cümleleri…
Ve defalarca fısıldadık birbirimize ne kadar çok sevdiğimizi,
En büyük sırrı belki de en samimi yemini söylercesine…

Ve biz her gece birbirinden uzak iki ayrı beden olarak yine birlikte uyuduk.
Sen ki rüyalarında, kırmızının siyaha bulanmış alacalı vakitlerinde,
Bu hayattaki en sıcak beyazlıkla ılık ılık akarken kasıklarıma, büyük bir savaşı kazanmış kahramandın…
En nihayetinde terli bedenlerimizi bıraktık yatağımızda,
Her sabah bu dünyaya “yalnız gözlerimiz”i açarken…

Günün en yoğun vakitlerinde aniden “yalnız gözlerimiz” daldı boşluğa,
Hayallerimizin mavili beyazlı coşkulu yerlerinde defalarca özlem giderdik geceyi beklemeden…
Yine görmedi gözlerimiz birbirlerini.
Sen orada sarıldın bana, çepeçevre sardı aşkın bedenimi;
“Kadınım” dedin, işledi içime fısıltın;
Bir kadına ait olan erkeğin, hissettiği haklı gururunu hissettirdin…
Bir dize döküldü dudaklarından, bir kez daha bildim yönümü.
Tüm kapılar sana açılsın diye yollarımı bir etmiş bir adam vardı karşımda.
Sen orada bana baktın, gördüm kendimi en derininde…  

Gün bitti.
Yine pamuk şeker tadında pembe hayallere dalmaya söz vererek,
Yumduk “yalnız gözlerimiz”i geceye.
Yine birbirimizden habersiz...

YazarHATUN

27 Ağustos 2017 Pazar

İkili

Bazen susarsınız
Susarsınız çünkü sessizliğinizin büyüklüğünü ölçmek isterseniz,
susarsınız çünkü sessizliğinize koşup gelenleri görmek ister gözleriniz...
Susuş, şimdi dopdolu bir bedende kısık bir isyan
susuşlar ki hiç dile dökülmeyenleri bağıra çağıra anlatmaktır...

sürekli kağıtlara bir şeyler yazıp çizerken görüyorum kendimi
anlatıyorum başkalarına kağıtlarla kendimi
bazen tasvir ediyorum yüzümü
gösteriyorum hislerimi yüzümde, gözlerimde;
bazen öyle bir susuş ki hislerimde,
bir kelime yazıyor ellerim tek bir kağıda
bir kelime ki her şeyim oluyor yoklukta...

Yoruldum dile döktüklerimin ağırlığında ezilmekten
Bir beden, bir kelime, bin his...
Payidar kalacağını sandıklarımın,
Akıp gidişini hissediyorum kalbimden
Yoruldum diğerlerinden
İşte sırf bu yüzden yalnızlığın parlak yüzünü tercih ediyorum...
Hayatta yalnız, hayallerde yalnızlık, kalabalıklarda yalnız
işte bu yüzden iki yüzüm var.
Dilimin durmadığı hiç susmadığı herkesin bildiğini anlatıp döken;
Öyle biri var ki içimde kimsenin bilmediğini, hissettmediğini, yaşamadığını;
Bilen, hisseden ve gören...

Bir duvar ki kalın,
Herkesi sokmam kalbime;
Bir duvar ki belli belirsiz,
Bazıları ha var ha yok...

YazarHATUN



6 Haziran 2017 Salı

maske

             Her gün insanların durum ve duygularına göre milyon tane maske takarsın suratına. Hatta bazen mutsuzken bile mutluluk maskesi takıp kalplerde çiçek açtırmak için yollara düşersin iyi niyetin ile... Maskelerini hürce indirebildiğin insan sayısı azdır. Gün gelir maske çıkardıklarının yanında bile maske takmak zorunda kalabilirsin. O maskeyi hangi yakın bildiklerine yanında takarsın biliyor musun? Yardıma ihtiyacın olduğunda senden kaçanlara; kalbini kırıp, dönüp bakmayanlara; çok yalnızken daha da yalnızlaştıranlara; derdini anlattığında, dinleyip oralı olmayanlara hatta bundan memnun olanlara... 
            Yaş büyüdükçe elersin birer birer. Sonra kendi kendine yetmeyi öğrenirsin. En başta öğrenerek başlaman gereken dersi, seni harcaya harcaya öğretirler. Anlam denizde boğulursun birazcık anlaşılmak için. Tek başına geçmeyecek yaralarınla seni baş başa bırakırlar. Seni dinlerler ama tek kelam etmezler hepsi beyin denilen haznede gizlidir. 
            İste benimde size verebileceğim sadece dört duvarım var artık... 

YazarHATUN


26 Ocak 2012 Perşembe

Yapamazsınız

Mutlu olmak için ne yapmalıyım,  nasıl mutlu olabilirm? Gözlerimdeki hüznü okuyabilir mi beni içten sevenler... Ya saklarsam herşeyi görmezden gelirsem, kahkalara boğarsam sizleri bilir misiniz içimdeki acımı, acılarımı? Yardım edebilirmisiniz samimiyetle, gözyaşlarımı silip kalk ayağa yanındayım diyebilirmisiniz hepiniz teker teker? En kötü günümde sığınak olabilir mi kollarınız sarar mı beni, yakalarınızı ıslatabilir mi gözyaşlarım izin var mı? Bağırıp çağırırken, küfürler ederken yadırgamayıp eşlik edermisiniz yakarışlarıma... kendimi kaybettiğimde ne yaptığımı ne söylediğimi bilmezken, uçlarda dolaşırken yalnızlığın beni sarsıp dön geriye ben burdayım diyebilirmisiniz teker teker? Ben burdayım, biz burdayız. Ne olursa olsun yanındayız... Biliyor musunuz aslında hiç biriniz bunu yapamazsanız.

Melis ŞAHİN

Piremses :)

İlişkiler karmaşık döngüler, benzer şemalar ve görünmez terazisi bulunan derin yapılardır. Değişen toplum koşulları, ahlak ve etik değerlerl...