bu gece duygularımın beni aştığını hissediyorum
hiddetliler, yakıp yıkıyorlar her şeyi...
kendine yarattığın yalanların...
düşününce bazen gülüyorum
bazen kızıyorum sana
kalp bu ! sende bilirsin
sende bana söylerdin,
bir keredir bu duygu.
aşık olmak bir kere...
ruhun, kalbine giden derin bir yol
milyonlarca kere arşınladığım
ve arşınlamayı bu sefer sessizce sürdüğüm
uzun bir yol...
yalanların önümde yıkılıp geçtiği gerçek bir yol...
senin benden izler bulduğun yalanlar...
kendi içinde verdiğin derin savaş
galip gelebileceğini mi düşünüyorsun bu kara dehlizde
bir insan kendini nasıl diri diri toprağa gömer
sende gördüm...
tek sıfatım "aşk" kalmamalıydı benim...
3 Aralık 2015 Perşembe
2 Aralık 2015 Çarşamba
iz.
göz dolduracak,
kalp sızlatacak bir iz...
sevmek bilhassa
asık olmak eyleminin zirvesini,
erken yaşta tırmanmış olan bizler;
sevmeyi öğreten,
kalp denilen olgunun varlığını hissettiren bizler,
zamanında var olduğumuz hayatların en derin köşelerinden izler bırakırız.
iz bırakmayı severiz
yaşatılmak onur verir bize
eminim ki yasamak mutlu eder onları gizlize
güzel bir anı özellikle
her şeyi silebilirsin, çöpe atabilirsin hatta,
kafanın içindekileri hariç...
aklını ansızın delen bir anının
kalbinde yarattığı yıldırımı,
nasıl silebilir ki insan...
insan sever bir kere
güzel, en özel...
büyüdükçe,
yandıkça ruhun hissetmezsin aşkı.
sonra önünde, elinde somut olan her şeye
ama her şeye
anılarını yükleyerek devam edersin yola.
derinliklerde sakladığın gerçek
yaşam biçimin haline dönüşür.
hep aynı örnekler,
hep aynı bitişler...
bakıyorum sonuçlarda aynı...
unutulmayacaksın,
unutulmayacağım...
tekerrürler asıllarını yaşatır derlerdi inanmazdım
tecrübe etmenin bu denli can yakacağını düşünmezdim
daha bir büyüyoruz...
ama bazı şeyler hep aynı
birbirlerinin her bir zerresini bilen
iki kalp,
tek aşk...
kalp sızlatacak bir iz...
sevmek bilhassa
asık olmak eyleminin zirvesini,
erken yaşta tırmanmış olan bizler;
sevmeyi öğreten,
kalp denilen olgunun varlığını hissettiren bizler,
zamanında var olduğumuz hayatların en derin köşelerinden izler bırakırız.
iz bırakmayı severiz
yaşatılmak onur verir bize
eminim ki yasamak mutlu eder onları gizlize
güzel bir anı özellikle
her şeyi silebilirsin, çöpe atabilirsin hatta,
kafanın içindekileri hariç...
aklını ansızın delen bir anının
kalbinde yarattığı yıldırımı,
nasıl silebilir ki insan...
insan sever bir kere
güzel, en özel...
büyüdükçe,
yandıkça ruhun hissetmezsin aşkı.
sonra önünde, elinde somut olan her şeye
ama her şeye
anılarını yükleyerek devam edersin yola.
derinliklerde sakladığın gerçek
yaşam biçimin haline dönüşür.
hep aynı örnekler,
hep aynı bitişler...
bakıyorum sonuçlarda aynı...
unutulmayacaksın,
unutulmayacağım...
tekerrürler asıllarını yaşatır derlerdi inanmazdım
tecrübe etmenin bu denli can yakacağını düşünmezdim
daha bir büyüyoruz...
ama bazı şeyler hep aynı
birbirlerinin her bir zerresini bilen
iki kalp,
tek aşk...
Yazar Hatun
1 Aralık 2015 Salı
başka biri...
o kadar pis ki ellerin
o kadar çere çöpe bulanmış ki ruhun
duruluğundan eser yok şimdi
şeffaf gözlerinde belli belirsiz karanlık
yüzünden geçmiş kötü bir el
vücuduna yaklaşmış eğri büğrü bir beden
kim temizler şimdi seni?
masum duygular nasıl yakılır
sen öğrettin bana.
şimdi veriyoruz damardan acıyı
Sayende ikimizde de birer maske
Oynuyoruz herkese
Herkesi seviyoruz biz
Ölüyoruz onlara
sanki ilk kez hissediyoruz bu duyguları
deli gibi biliyoruz ki
biz bizi başkalarında bir kez daha oynuyoruz
biz bizi her gün yaşıyoruz
her sabaha kendine kandırarak uyanır mı insan
biz aynaya birer yabancı bakıyoruz
ama çokta güzel gülüyoruz
kahkahalar bastırıyor gerçekleri
bak bunu da iyi öğrenmişiz.
ölümsüzleştirmek bizi böyle olmamalıydı
ama çok mu istedin içten içe
içtiğin her yudumda beni hatırlamak,
bir fotoğrafla gözlerini doldurmak?
Ben ise her kadehimi bazen sonsuzlaştırdığımız tek aşkımıza
bazen de şerefsizliğine kaldırıyorum.
ama her daim anıyorum
ruhumu okşayan bir nefes şimdi bu sonsuz aşk
kulaklarımdan silinmeyen cümlelerin
benim için böldüğün uykuların
anı değil sanki her an canlı
uykudan önce öpüp geçiyor kalbimi...
Söyle bana Koca yürekli küçük kadınından başka kim temizleyebilir ki seni...
o kadar çere çöpe bulanmış ki ruhun
duruluğundan eser yok şimdi
şeffaf gözlerinde belli belirsiz karanlık
yüzünden geçmiş kötü bir el
vücuduna yaklaşmış eğri büğrü bir beden
kim temizler şimdi seni?
masum duygular nasıl yakılır
sen öğrettin bana.
şimdi veriyoruz damardan acıyı
Sayende ikimizde de birer maske
Oynuyoruz herkese
Herkesi seviyoruz biz
Ölüyoruz onlara
sanki ilk kez hissediyoruz bu duyguları
deli gibi biliyoruz ki
biz bizi başkalarında bir kez daha oynuyoruz
biz bizi her gün yaşıyoruz
her sabaha kendine kandırarak uyanır mı insan
biz aynaya birer yabancı bakıyoruz
ama çokta güzel gülüyoruz
kahkahalar bastırıyor gerçekleri
bak bunu da iyi öğrenmişiz.
ölümsüzleştirmek bizi böyle olmamalıydı
ama çok mu istedin içten içe
içtiğin her yudumda beni hatırlamak,
bir fotoğrafla gözlerini doldurmak?
Ben ise her kadehimi bazen sonsuzlaştırdığımız tek aşkımıza
bazen de şerefsizliğine kaldırıyorum.
ama her daim anıyorum
ruhumu okşayan bir nefes şimdi bu sonsuz aşk
kulaklarımdan silinmeyen cümlelerin
benim için böldüğün uykuların
anı değil sanki her an canlı
uykudan önce öpüp geçiyor kalbimi...
Söyle bana Koca yürekli küçük kadınından başka kim temizleyebilir ki seni...
Yazar Hatun
28 Kasım 2015 Cumartesi
..
Kendilerini ifşa etmemek için
Dökmezler çoğu sancılarını cümlelerine.
Bazıları yazamaz.
Bazıları söyleyemez.
Çıkmaz ağızdan bazen,
Güzel bir şarkının dillere dolanan o sözleri
Kalplerinde derin yaralar,
Gözlerde belli belirsiz bir buğu,
Aniden yüzlerinden geçen gölgeler...
Hiç öyle bir an'a denk geldin mi?
Lokmayı yutkunurken ansızın zorlandıklarını,
Gözlerinin uzaklara daldığını fark ettin mi?
Hani sen kahkalarına eşlik etmelerini beklerken,
Onların derin boşlukta kaybolduğu an'lar...
Birini hiç böyle görmedim, izlemedim.
istemem.
Uzak olsun benden.
Sebebi çok açık değil mi?
Yazar Hatun
27 Kasım 2015 Cuma
susuş-VI
Buluşmak istedi
"40 yıl daha katalım bize" dedi
Gülümsedim.
Yorgunluğumu sessizliğinde dindireceğim biriydi o...
Sessizliğini dinleyecek bir insan aradın mı susuşlarını sevdiğin...
Seni herkesten her şeyden uzaklaştırıp mutlu edebilen...
belki bir dost... belki bir sevgili... belki kardeş...
Seni senden çok seven
Seni senden çok düşünen, iyiliğin için her şeyi yapabilen.
Yalansız gizsiz sırsız...
Herkes gitse bile o bırakmaz beni dediğin
O beni hep çok sever, huzuru bulabilirim dediğin...
Evet şu sıralar ondan arıyorum...
Ancak o sadece gözümde güzel bir dost
Yaşatamıyorum kalbimde
Yılmaz Güney'in öyküsünden bir kesit değil miydi bu?
"Yakın bulmak, sevmek demek değildir".
Bugün beni görünce parlayan gözlerine anlatacağım bu gerçeği.
Onu eskiden bir kere yapmış olduğum gibi sevmemi istedi
Zordu.
Kalbim berrak bir nehirken taştı, kendini aştı.
Denize karıştı, hırçın deniz oldu
Onu izleyen gökyüzüyle o sonsuz noktada buluştu.
Şimdi zorluğunu anlayabildiniz mi?
"40 yıl daha katalım bize" dedi
Gülümsedim.
Yorgunluğumu sessizliğinde dindireceğim biriydi o...
Sessizliğini dinleyecek bir insan aradın mı susuşlarını sevdiğin...
Seni herkesten her şeyden uzaklaştırıp mutlu edebilen...
belki bir dost... belki bir sevgili... belki kardeş...
Seni senden çok seven
Seni senden çok düşünen, iyiliğin için her şeyi yapabilen.
Yalansız gizsiz sırsız...
Herkes gitse bile o bırakmaz beni dediğin
O beni hep çok sever, huzuru bulabilirim dediğin...
Evet şu sıralar ondan arıyorum...
Ancak o sadece gözümde güzel bir dost
Yaşatamıyorum kalbimde
Yılmaz Güney'in öyküsünden bir kesit değil miydi bu?
"Yakın bulmak, sevmek demek değildir".
Bugün beni görünce parlayan gözlerine anlatacağım bu gerçeği.
Onu eskiden bir kere yapmış olduğum gibi sevmemi istedi
Zordu.
Kalbim berrak bir nehirken taştı, kendini aştı.
Denize karıştı, hırçın deniz oldu
Onu izleyen gökyüzüyle o sonsuz noktada buluştu.
Şimdi zorluğunu anlayabildiniz mi?
Yazar Hatun
Öğrenmeli İnsan
(Taslakta kayıtlı kalmış eski bir yazı)
Asılıyken gövdem ipe
kendi iskemlemi kendim ittireceğim.
herkes kötü zamanlar geçirir değil mi?
bazılarına senin kaldıramayacağın şeyler hafif gelebilir,
seni umursamazlar
zaten umursamıyorlardı, merak etme.
Okurken farklı birşey bekleme
senin zayıf bünyen kaya gibi ağır gelirken ruhuna
onlara rüzgar olup eser, geçip gider
Bu başkalarına göre küçük, bana göre dev acılar neler öğretti söyleyim mi sana?
Hiç kimseye sırtını yaslamayacaksın.
Herkes serçe parmağı ile tutar seni.
Sebebi ise gitmek istediğinde o elini çarçabuk çekebilmek için.
Koca bir uçurumsa yüreğin daha çok itmek isterler seni sana,
İçindeki kara dehlizde kaybol git diye.
Sen iki elin birbirine kenetlenmiş hali olmak isterken
onlar sana sırtlarını dönerler
ilgileniyormuş gibi, seviyormuş gibi, biricikmişsin gibi davranırlar
Arada birkaç gün oynar bir kavgada seni sevmediğini anlarsın
Sen sırf sevdiğin için devam etmek istersin
sevdiğin için yanında olacağını sanırsın
Bir insan sevdiği için her daim dağ gibi yanında dururken
Benim miş'liler kaçar gider.
İster ailenden biri, ister deli gibi sevdiğin sevgilin, hatta sıkı dostun bile...
yabancıdır işte.
kendi boşluğunda yaşamayı öğrenmeli insan...
Asılıyken gövdem ipe
kendi iskemlemi kendim ittireceğim.
herkes kötü zamanlar geçirir değil mi?
bazılarına senin kaldıramayacağın şeyler hafif gelebilir,
seni umursamazlar
zaten umursamıyorlardı, merak etme.
Okurken farklı birşey bekleme
senin zayıf bünyen kaya gibi ağır gelirken ruhuna
onlara rüzgar olup eser, geçip gider
Bu başkalarına göre küçük, bana göre dev acılar neler öğretti söyleyim mi sana?
Hiç kimseye sırtını yaslamayacaksın.
Herkes serçe parmağı ile tutar seni.
Sebebi ise gitmek istediğinde o elini çarçabuk çekebilmek için.
Koca bir uçurumsa yüreğin daha çok itmek isterler seni sana,
İçindeki kara dehlizde kaybol git diye.
Sen iki elin birbirine kenetlenmiş hali olmak isterken
onlar sana sırtlarını dönerler
ilgileniyormuş gibi, seviyormuş gibi, biricikmişsin gibi davranırlar
Arada birkaç gün oynar bir kavgada seni sevmediğini anlarsın
Sen sırf sevdiğin için devam etmek istersin
sevdiğin için yanında olacağını sanırsın
Bir insan sevdiği için her daim dağ gibi yanında dururken
Benim miş'liler kaçar gider.
İster ailenden biri, ister deli gibi sevdiğin sevgilin, hatta sıkı dostun bile...
yabancıdır işte.
kendi boşluğunda yaşamayı öğrenmeli insan...
YazarHatun
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)
Piremses :)
İlişkiler karmaşık döngüler, benzer şemalar ve görünmez terazisi bulunan derin yapılardır. Değişen toplum koşulları, ahlak ve etik değerlerl...
-
Bazen bir adamın doğan Güneş'i, gecesini aydınlatan Ay'ı olursun. Hayatındaki büyük resmi, biricik öznesi; ruhunun ilk gördüğü hep s...
-
Eleftheria Arvanitaki - Gia Ton Motion Sou To Chroma Yakan güneşin batışını izleyecekler birlikte, güneş geziyor tenlerinde şimdi ateşi...