10 Mayıs 2015 Pazar

hayat...


  • Bazen insanlara yalvarırcasına bakar mısın gözlerine, kırıldığını belli edercesine kısık cıkar mı sesin belki de içine biriken cümlelerin boğazında düğüm olmuştur artık cıkmaz sesin konusasın gelmez. Yaşadın mı?

    Yaşıyorum.

    Sesim çıkmıyor çok şey anlatmak istiyorum bazen bağırmak istiyorum bazen de sarılarak ağlamak ama sadece istiyorum işte. Öyle kalmak zorundayım. Elden gelmiyor daha fazlası.

    Öyle bir an geliyor bir omuz arıyorsun o yanında bir şey yapmasa bile kafayı yaslayıp susmak istiyorsun ve seni susarken bile dinlesin istiyorsun içinden geçenleri duysun istiyorsun. Sımsıkı sarılsın istiyorsun, soluna sımsıkı basarcasına. Deli gibi soluna... Orada kalbi yokta sanki sen atıyormuşsun gibi hissettirecek birine ihtiyacı var senin benim herkesin...


    Ne kadar zor biliyor musun deli gibi emek verdiklerini avuçlarından akarcasına yere bırakmak, rüzgara savurmak gözyaşlarında akıtmak.

  • Her zaman öyle olmuştur işte herkes seni elde edene kadar nadide bir parçasındir, zamanla sıradanlaşırsın. Senin için ölüp biterler ama zamanla senden vazgeçişleri kolaylaşır. O zaman her şeyden şüphe duymaya başlarsın,
    Aşktan, sevgiden...

    Sen seni soluna basan adamın artık sıradan sarılışları nedir bilir misin? Ya da yüzünü avuçlarının içine alıp koklayarak öpen adamın artık gözlerine bakarken üşendiğini...

    Bana kimse aşktan bahsetmesin bazıları benim gibi şanslıdır solunda hisseder her daim. Yediği içtiği aşk olur, bazıları da aşk yasıyorum ben der sıradan bir ölümle bu hayatı noktalarlar...

Yazar Hatun

2 Mayıs 2015 Cumartesi

Benden parçalar

Hayatta herşey bir yere kadar güzel. Güzel bir amaç ulaşana kadar, güzel bir insan elde edilene kadar güzel. eski parıltısı kalmaz gözlerde sahip olunan herşeyin. belki de insanda kaybetme korkusu olmalı her an. O çaba harcanan her neyse elden gideceğine korkarcasına kalp pır pır olmalı. Gün gelir muhteşem aşk yaşarsınız, bazılarınız aşk yaşamak için dua edersiniz hatta kelimesi kelimesine dua ettiğiniz deli gibi dilediğiniz aşka tam anlamıyla sahip olursunuz. Sonra mı ne olur? sanki hiç sahip olmamışcasına anlamsızlaşır. Gözlerinizden akan her bir damlanın sebebi bu aşk değilmiş gibi. Hatta sıradan gelen o biricik sevgilinizin davranıslarını bile özlersiniz. Gecenlerde bir cafeye gittim. Tesadüfen kafamı sola çevirdiğimde gördüğüm manzara solumu sızlattı. Oturmuş birbirlerinin gözlerinin içine bakan bir çift, pür dikkat. sanki orada onlardan baska hiç kimse yokmuscasına. Aşkı başka şeylerde arayanlar bu güzel nimete muhtaç kalabilirlermiş. İsteyen sıradan romantizm desin, isteyen öyle bakınca ne oluyor desin bence aşk bir çift gözden ibaret. Ya da o hayatımızda yasadığımız büyük aşkımız bize ders olarak geri döner. Hayat dersi. solu kavururken ruhumuzu büyütür. Belki iğnesine bize batırırcasına gösterir gerçekleri sırtını dayadığın kişiyi iyi seç. İzlediğim bir film ve yasadığım olaylar. Sadece teşvik ediyor yazmaya...


Yazar Hatun

11 Nisan 2015 Cumartesi

Neden...

Bana bırakın derler, ama kendileri daha iyi bilir hemen bırakılmaz giden. 
Elini hala tutar elin o fark etmez. Ona sarılırsın o hissetmez. Kokusunu içine çekersin ürpermez. Bakarsın yüzüne o kapkara gözlerine ama o görmez, istisnasız hiç ama hiç görmez. Kızarsın istemediğin bir şeyi yaptığında bütün gün söver durursun ama o mutlu olduğunda da mutlu olursun. Bazen acı verir gülüşü bir fotoğraf karesinde ve bütün fotoğraflarına değil sadece o fotoğrafına takılıp kalırsın. Güler mutlu olursun, güler için burulur, güler hayıflanırsın sonra içine çöreklenir pişmanlık şeytan kulağına fısıldar "kaybettin..." Evet sen onu kaybettin. Gözlerinin içine bakana değil başkalarına güler, bilirsin. Artık mutluluk sebebi sen değilsin...

Melis ŞAHİN

3 Nisan 2015 Cuma

Kuş olmak...

Kuş olmak istiyorum bazen.
Hiç bir insana hiç bir ağaca ait olmadan Hür'ce uçabilmek.
Belki gözyüzü tutmalı kanadımdan sıkmadan, kapkaranlık olduğunda kaçmalıyım ondan...
Bugün bunu öğrendim aslında. Kimse kimseye ait değildir, olamazmış...
Sevmek anlık aşk anlık... kalmamış eskiler...
Eğer çabuk vazgeçiliyorsa senden eğreti tutmalısın. Bırakmamaya direnerek bir yanda çokça ilişik... Direncin kaldığında salmalısın ya da kaçmalısın...
Etrafında cıvıldadığın, elinin tersiyle itiyorsa, uçmalısın, kalma... durma... Uç uçabildiğin kadar. Karanlıkta terk etsende senin de bir gökyüzün var.

Melis ŞAHİN

29 Mart 2015 Pazar

Sonlar

Uzun zamandır yazmıyordum. Meziyetlerime daha sıkı sarılmam gerektiğini fark ettim. Biri çocukluğumdan beri dans diğeri ise ellerimden akan yazılarım.  İlham kaynağım geri dönünce aşk namına dökecek cümlelerim havaya uçtu sanki... Ama şunu fark ettim insan sevdiklerinin yokluğunu düşünüp o an kendine çektirdiği acı ile milyonlarca kelime sıralayabilir.
Yok olmak. yokluk... Bazen şu koskocaman dünyada minik hatta misminik işe yaramaz bir insan gibi görüyorum kendimi. Bazen dünyayı fethetmiş koskoca bir kadın gibi hissediyorum kendimi yüceleşiyorum sanki. Sonra şu hiçliğime dönüp sevdiklerime sığınıyorum. Bırakıyorum onlara kalbimi. Sonra geçip onlarsızlığı düşünüyorum. Uçurumun kenarına itiyor düşünceler gözlerimi kapadığımda boşluğa düşüyorum. Seçilmiş yalnızlık, soyludur. Ama itilmiş bir yalnızlık... Tarifsiz. Onlarsızlık sevgisizlik demek, güçsüzlük demek, sonucu hayata karşı yenik düşmek demek... Güçlü olamam. Kendimi biliyorum.
Kimse hazır değildir sonlara...

 Melis ŞAHİN
 

3 Mart 2015 Salı

Tek olmak.

Bu gece yalnız hissediyorum kendimi uzun bir zamandan sonra yine aynı his.
insanlar üzerinden mutlu olmamayı bu gece bir kez daha öğrendim ve son öğrenişim olacak eminim.
mutluluk bir kuşun kanadında olmalı artık, tuttuğun kalemde, yazdığın tek cümlede, belki de aynaya baktığında gördüğün surette var olduğun ve nefes aldığın her dakika her saniye için şükretmelisin Allah'a böyle mutlu olmak her daim mutlu olmaktır belki de...
İnsanların ne kadar bencil ve düşüncesiz olduklarını hepimiz düşünmüşüzdür. Bende eminim birileri için bu kefede olabilirim. Gocunmuyorum dertlenmiyorum. Önemli olan değer verdiğim insanların beni bu kefeye koymaması. Etrafımdaki insanlar beni sadece kötü olduklarında, yanında olmamı istediklerinde başka zaman beni hatırlamadıklarını bile bile hep var oldum yanlarında. Kardeş gibi arkadaş gibi dost gibi sırdaş gibi... O insanlar yeri geldi incitti, yeri geldi gitti, yeri geldi kötü anlarına denk geldim. Ama hep kalmaya çalıştım onlarla. Değer vermek böyle birşey işte. Sonra benim dertli anlarım oldu kimse olmadı yanımda herkesin işi vardı.  Kötü anlarım oldu sinirlendiğim zamanlar seni çekemem dediler. Ya işleri vardı ya başka bahaneleri. Ya da sadece gülmeyi, mutlu olmayı seviyorlardı. Benle zaman kaybedemezlerdi. Bu gece anladım Yalnız olmak çok güzel, aradıklarında açmamak, keyifsiz olduğun anlarda bile tek kalıp mutluluğunu kendin yaratmak güzel. Kendine dost mu arıyorsun dağ, taş, toprak yoldaş sana.  Tek doğduk Tek öleceğiz unutma.

Melis ŞAHİN

Piremses :)

İlişkiler karmaşık döngüler, benzer şemalar ve görünmez terazisi bulunan derin yapılardır. Değişen toplum koşulları, ahlak ve etik değerlerl...